“Ey Rabbimiz! Bizi sana teslim olanlardan eyle, soyumuzdan da sana teslim olacak bir ümmet çıkar. Bize ibadet usullerimizi göster, tevbemizi kabul et. Şüphesiz tövbeleri kabul eden,merhameti bol olan sensin. ” (Bakara, 2/128)
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem şöyle buyurdular: “Muhakkak vefat eden kişi, kendisini (tabutunu) kimin taşıdığını, kimin yıkadığını ve kabrine kimin koyduğunu bilir (tanır).” (Müsned-i Ahmed bin Hanbel)
Alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz Hz.Muhammed (sav.)'in şefaatine cümlemizi nail eylesin, günahlarımızı bağışlasın, bize ülkemize Milletimize tüm müslümanlara sağlık sıhhat huzur esenlik bereket getirsin, Amin...
Ya Rabbim,“Allah’ım! Gazabından rızana, cezandan affına sığınırım. Senden sana sığınırım. Sana tüm övgüleri saysam yine de bitiremem. Sen kendini nasıl övdüysen öylesin.” (Müslim, Salât, 222)
Ya Rabbim, "Allah’ım! Peygamberin Hz. Muhammed (s.a.s.)’in senden istediği hayırlı şeyleri biz de senden istiyoruz. Yine Peygamberin Hz. Muhammed (s.a.s.)’in sana sığındığı şeylerden biz de sana sığınıyoruz.” (Tirmizî, Deavât, 94) Pazar gününüz hayırlı ömrünüz bereketli olsun.
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular: “Muhakkak Allâh Azze ve Celle, dünyayı sevdiğine de sevmediğine de verir. Dini (İslâm’ın güzelliklerini) ise ancak sevdiği kimselere verir. O hâlde her kime, Allâhü Teâlâ, dini vermişse muhakkak onu sevmiş (ondan râzı olmuş) demektir.” (Müsned-i Ahmed bin Hanbel)
"Allah’ım! Her türlü övgü Sana mahsustur. Allah’ım! Senin bolca verdiğine mani olacak yoktur, kıstığını açacak da yoktur. Dalalette bıraktığına hidayet verebilecek yoktur, hidayet ettiğini de sapıtabilecek kimse yoktur. Men ettiğini verecek kimse yoktur, verdiğine de mani olacak kimse yoktur. Uzaklaştırdığını yakınlaştırabilecek yoktur, yakınlaştırdığını da uzaklaştıracak kimse yoktur..."
"Allah’ım! Her türlü övgü Sana mahsustur. Allah’ım! Senin bolca verdiğine mani olacak yoktur, kıstığını açacak da yoktur. Dalalette bıraktığına hidayet verebilecek yoktur, hidayet ettiğini de sapıtabilecek kimse yoktur. Men ettiğini verecek kimse yoktur, verdiğine de mani olacak kimse yoktur. Uzaklaştırdığını yakınlaştırabilecek yoktur, yakınlaştırdığını da uzaklaştıracak kimse yoktur..."